BLOG

HAYVANLARA MERHAMET

MERHAMET

Son yıllarda herkesin dikkatini çeken ve rahatsız eden bir konu var; hayvanlara yönelik şiddet eylemlerini yapıp bunları her türlü sosyal  medyada  paylaşmak. Toplumun yetersiz tepkiyi göstermesi ve cezalarıncaydırıcı özellik taşımaması bu tarz kişilik bozukluğu olan insanların artmasına sebep olmaktadır. Ahlaki değerler genetik değildir, sonradan öğrenilebilir. 

İnsan merhamet sahibi olan bir varlık demektir ve kendisinden daha zavallı daha masum bir canlıya kötülük etmez. Bu nedenle eğitim her şeyin başıdır. Çocuklarımızı doğa ve hayvan sevgisiyle yetiştirelim. Engellenemeyen bu acımasızlıkların yayılmacı bir özelliği vardır. Bu paylaşımı yapanlara her türlü tepki insani bir görevdir. Bugün hayvanlara merhamet etmeyen yarın insanlara da etmez. Merhamet ve acıma duygusu çocuklara çok erken yaşta öğretilmesi gereken bir değerdir. Hepimizin içinde iyi ve kötü eğilimler vardır.

Bu tür davranış sergileyenlerin önemli bir kısmında anti sosyal kişilere mahsus acıma ve merhamet duygusu yoktur ve yaptıklarından dolayı pişmanlık duymazlar. Kendi çocukluk çağlarında fiziksel, duygusal istismara uğramış , kötü muamele görmüş bu kişiler ileri yıllarda güç ellerine geçince aynı şeyleri zayıf kişilere ve canlılara yaparlar. Affedicilik bu kişileri besler, bu kişilerin yaptıkları davranışların doğal sonuçlarına katlanmaları gerekir. Hayvanlara ve insanlara işkence yapanlar, davranışlarının doğal sonucunu yaşamazlarsa yeni davranışları yapmaya devam ederler. Ceza azami sınırdan verilecek bedel ödeyecek, bedel ödeyince sonrasında davranış değiştirme ortaya çıkar, bu dönemde kişilere psikoterapiler uygulanması ileri dönemde topluma her yönde zarar verecek bu kişileri topluma kazandırır.

Hayvan sevgisiyle yetişen çocuklar hayata pozitif bakarlar. Paylaşmayı bilen, zayıf ve güçsüzlere yardım duygusu gelişmiş, ailelerine ve topluma faydalı bir birey olurlar. Modern şehir hayatında çocukların doğa ve hayvanlarla ilişkilerinin kısıtlandığı bu yıllarda çocuklar benmerkezci bazen de acımasız olabilmektedir. Çocuk doğumla ölüm arasında ki ilişkiyi insanın diğer canlılarla olan bağını ve ahlaklı bir yaşamın temellerini hayvanla ilişkisi sayesinde öğrenip pekiştirebilir. Çocukların hayvanlarla kurduğu bağ çocuğu daha hoş görülü, verici, paylaşımcı, anlayışlı ve farklılığa daha açık bir kişilik sahibi yapar . Hayvan sevgisinin çocuklar arasında ki ayrımcılık ve şiddetin önlenmesinde de büyük etkilerinin olduğusöylenebilir.Ana okullarındayapılacak olan hayvan ve doğa sevgisi ile ilgili çalışmalar çocukların sevgi ve merhamet, acıma duygularının ilk tohumunu atmak gibidir.

Hayvanlara karşı merhametli davranmayı öğrenmek fizik, kimya öğrenmekten daha önemsiz değildir. Çocuklara hayvanhaklarını küçük yaşta öğretmek gerekir. Kadın şiddeti, doğa katliamı, empati yoksunluğu, zayıfları,  hastaları itip kakalayan nesillerin ortaya çıkmasının temelinde merhamet yokluğu yatmaktadır.

Geleceğimiz olan çocuklarımıza hem sağlık hem de psikolojik anlarda faydası olan hayvan sevgisini vermek her ebeveynin görevidir.

VET.HEK.METİN DUMAN